Adının bir bahçesi vardı elbet yorgun olduğum
Sadece yaralarda ve tozlanmış anlamlarla
Adının bir Türkçesi vardı elbet sadece benim bulunduğum
Ekinlerin arasından asa vuran güneş
Köklerimi kurutma benim, töze uzan
Uzan ve karalan, emekle güzellenen tahta bir divan
Söylemleri aşan eylemlerin arasından
Bir portakal ağacı babam
Sen rüzgarlar arası düzen seyrederken
Toprağımda kusurları kıvançla biriktirdim
En önde gidene renkli ışıklar
Kaç adım güneşinle uzlaşamayıp
Gölgesinde vuruldum kendimin
Kanımı topladım yine geceye varmadım
Hudutta vurdu beni yeniden güne bakma girişimi
İşte böyle yazlarla işte böyle tek bir kışta
İsmimden düştüm altımda anafarta
Farklı iklimlerden savrulan duygular kaleminizde yek.
Kalemine sağlık👍
Serkancığım Duygularına Sağlık.
teşekkür ederim