Benim Bavulum

 Bugün konumuz bavul. Senin bavulunun içinde neler var? İyi de nereye gidiyorum? Neden gidiyorum? Oturmuşum sıcacık evimde, ne gerek var şimdi? Canım hiçbir yere gitmek istemiyor zaten.

 Velev ki gideceğim.

 Gün olur, alır başımı gidersem… Nereye gitmek isterim? Mutlaka deniz kıyısı olmalı. Bayılırım kokusuna, rengine, havasına. Yanıma yürüyüş ayakkabısı da almalıyım mutlaka.

 Bir çay bahçesi vardır kıyıda. Kitabımı her zaman olduğu gibi çantamda taşıyorumdur zaten. Manzaraya doyunca dalarım okumaya.

 Yazmadan olmaz. Defterim, kalemim de çantamda. Hem okurum, hem de yazarım bol bol.

 Anılarımı da koyarım bavuluma. Ama en güzel olanları. Yani ölümleri, hastalıkları, aldatılmaları, boşa giden emek ve sevdaları evde bırakmalı. Bir avuç inci tanesi vefalı dostlar, kadife torbamda.  

 En çok da geleceği alırım yanıma, hayallerimi… Evlatların güzel günleri, yazılacak kitaplar, dostlarla kutlanacak keyifli anlar…

 Gençler sarar çevremi. Hayattan topladığım ne varsa sepetimde, dağıtırım… Harf harf, kelime kelime, cümle cümle hediye ederim onlara.

 Yüzlerce kitap var bavulumda. Orhan’la yürürüz deniz kıyısında. Okuruz, yazarız, sohbet eder, balık oluruz rakı bardağında. Onun için de bir çift yürüyüş ayakkabısı almalı. Unutmamalı.

Yorum bırakın