Sonu çizilmiş bozuk bir plak gibi
noksan günlerin sevdası,
bir ömür türküsü…
Deli dünya haykırır , yüküm ağır gelir.
İçimde koca bir yarasın
dokunmadan acıyan.
Geceleri tüm yüzler siyahtır
parıltısı olmayan.
Bal gözlerindi tutku dolu sol yanımı ağrıtan.
Tutunduğum umut, yarattığım düşler…
İçimde suladığım çiçek solar.
Öldürmeye gelirler, seni tanımayan düş katilleri.
Sonuçta hepimiz yalnız ve karanlıkta kalırız son sahnede.
Derdini anlatamaz, boğazımda yumrudur bir taşra sıkıntısı.
Zalim kader taş atar yüreğine,
kanadın kırılır.
Babaannenin avlusunda top oynamak gibi masumca.
Heyhat!
İnsanoğlu mu suçludur, yoksa tanrı mı,
kalbine düşürdüğü duygudan?