B

henüz tarih

benim yaşıma getirmedi seni

alnın daha diri

gözlerin iri

ve masum

kaybetme sakın ihtişamını

soyun geceye hür

iradenle

dilinle

hürriyetinle

 

aldırma

yıldızlar namus bilmez

onlar

kendi şöhretinde boğulmuş yalnızca sıcak elementler

sen

gecenin kucağında

yıldızları kayıransın

gündüzlerin uğramadığı enlemler

umut nedir bilmezler

bizim geceyi iple çektiğimizi

bilmezler

bir makinistin

 arkasında bıraktığı

 son lokomotif  yalnızlığını

bilmezler

 bir bekçinin eksik saydığı

ama aldırmadığı tipten lokomotifler

 

düşün ki

parlayansın

arlayansın

ve sayıklanılırsın buralarda

hiç durmadan

haykıra     haykıra

 

pekmezini yoğurduna akıtıp

bebesini doyuran ana yüreği gördüm

yüreğinde

en tatlısını

en akını

en safını verdin

                              aldım

1998

öncesi

ve sonrası

öncesi isyan

sonrası mihram

en temiz

en sükun halimle sana

grçmişe yetişmeyi

öğrendim

ilik ilik ettim topuklarımı

yürümekten geriye

avuçlarım iri

fakat kaybolurdu elinde

bir sihirbaz edası

gördüm işte

ve seninle unuttum

kapitalizmi

faşizmi

 -güç belayı

küt küt kestin

ve hafiflettin gülüşlerinle

sarı otlar içinde yaş kaktüsü

bir dalın son çıtırtısını

ve ahlak kitabını yazan

son insanı

da gördüm

düş oldum

ve utandırmadan öğrettin bana

yaşamayı

tapınak yarattım ikişer ikişer

çehreni çiviledim

kapaklarıma gözlerimin

sıvası bozuk tenim

çatladı bazı yerlerinden

ve yine

yine

doldurdun acımasızca

kibirsiz ve yalpalayarak

kimse fark

etmesin diye

ayaklarında getiriyosun tozunu merhametin

şimdi o

daha kuzgun bir bakış sahibi

seninle farklı olan her şey

daha bir dakik etti beni

yetişmek

ve yetiştirmeye adadım kendimi

avaz avaz sustum

ve kurdum ellerimi

her sabah saçlarına

nihayet

mutlu bir son doğurduk seninle

armağan

dır

bu dünyaya

siyahına

hırsızına (kalplerin)

doktoruna (sıhat bilmezlerin)

hakimlerin (ar bilmeyenlerin)

kırılan kalpler enstitüsüne

ve dahalarına

suistimal ediyorlar şimdi

o makinist

yine vardı aynı noktaya

ve aldırmadı o lokomotife

sarı otları yara yara geçti

içimizden

  şahit

lacivert takımlı o bekçi

 

ahir zaman sevgilim

ne desek

günahkarız

faydasız

ve haytayız

aşka göre

yürüyelim

zehirli mantarları eze eze

ve varalım

mecalimizin

sürdüğü yere

 

 

Yorum bırakın