I. Gözü, dar pencereden loş salona çaprazdan giren ışık huzmesinin içinde, yıldızlar kadar çok ve birbirine değmeden dolanıp duran toz zerrelerindeydi. Kendi halinde, ufak tefek marangoz ustası Giorgi, her zamanki gibi masum, mahçup ve sıkılgan halde boyun bükmüş ayakta duruyordu. Aklında türlü düşünceler, saf yüzünde sevecenlikle karışık hafif acı çeker gibi bir ifade vardı. Salondaki …
I. Geveze bir kuşun, sabahı yırtan yeknesak çığlığına uyandı. Gözkapakları hafifçe aralandı. Yatağında kımıldadı. Gelincik tarlasında kırmızıya kesmiş rüyası yarım kaldı. Bir sürü hatıra tarafından işgal edilmiş zihnini toparlamaya çabaladı. Güneşin parlak ve huysuz ışınları tozlu tül perdenin delikleri arasından içeri girmeye çalışıyordu. Görülmemiş bir sıcaklık… Ter içerisindeydi, havada ekşimsi bir koku. Susadığını hissetti. Dışarıda …
