Ay: Kasım 2024

Mihrevi Bir Düş

 Eminim işitmişsinizdir, dedeler torunlarını evlatlarından daha çok sever. Belki bir şehir efsanesidir bu, belki de gerçeğin ta kendisi, bilemem. Lakin emin olduğum bir şey daha varsa o da ergin yetişkinlerin kucağında büyüyen çocukların ayrıcalıklı birer birey olacaklarıdır. Ebeveynleriniz size koşulsuz bir sevgiyle bağlı olsa da bazen koydukları o katı kurallar ülkesinden kaçıp her daim hoşgörüyle …

Mihrevi Bir Düş Devamı »

Ben Bu Paris’e Fransız Kalamadım!

 Yeni Alman Sineması’nı, şiirsel bir hayal gücüyle, Amerikan Sineması ile buluşturmayı başaran Wim Wenders’in Paris, Texas  filmi, 1984 yılında Cannes Film Festivali’nde “Altın Palmiye”ödülünü alan ve aradan geçen kırk yıla rağmen ne kadar “zamansız” olunabileceğini bize ispat eden yönetmenin başyapıtlarından biri. Bu film, hipnotik ve kırılgan duruşuyla Teksas’ın ıssız yollarında bir Avrupalı fotoğrafçı bakışıyla efsaneleşen, …

Ben Bu Paris’e Fransız Kalamadım! Devamı »

Haberlerim Var

 Bugün ne yazayım diye düşürken zihnimin gözleri hiç ama hiç yaşamadığım bir hayali gördü. Hayal diyorum ama özellikle belirteyim iki dakikalık bir zamana sığmış değildi sanki bu. Belki de ışık hızıyla uzandım bu yolculuğa.  Günler, seneler hatta galiba yüzyıllar katlanarak aktı gitti o anda. Düş gücümün renklerine tezat hemen her gün mutlaka siyah giydiğim elbiselerimin …

Haberlerim Var Devamı »

Onli Pozitif Vaybs!

Koskoca Kızıldeniz’i lönk diye yarıp geçtiğinde bile Musa’ya bazıları “Sen bize şööle güzel bi’ put yap ya da Allah’ı bize açıkça göster yoksa inanmayız!” dediğinde Musa dönüp de “Ulan ne toksik adamlarsınız!” dememiş mesela. Atatürk, kongre kongre gezip halkı mücadeleye teşvik ederken “Girelim işte gavurların manda ve himayesine yea, savaşsak yencez mi sanki!” deyip bi’ …

Onli Pozitif Vaybs! Devamı »

beni kaybettim

benim için bir şey var mı dünyada? kayboluyorum ve kaybediyorum içimdeki herkesi. çırpınıyorum, duymuyorlar. kaçsam, gideceğim yerden korkuyorum kalsam, kendimden.. beni kaybettim, ben olmayı unuttum belki de hiç olamadım. olduğumu sandığım insanı sevdiler, yığın yığın düşünceler döküldü üstüme sevilen ben değildim, seven de.. çıkarlar, doğrular, aşklar, yalanlar.. hepsinin içinde kayboldum bir gün ve sonra, arayışı …

beni kaybettim Devamı »

Human Canvas: Geleceğin Tuvali

 Yıl 2145. Dünya, teknolojinin sınırlarını zorladığı ve insanların varoluşsal sorunlarla yüzleştiği bir döneme girmişti. İnsanoğlu, sanal gerçeklik ve biyoteknoloji sayesinde bedensel sınırlarını aşmayı başarmış, zihin ve beden arasındaki ayrımı giderek bulanıklaştırmıştı. Artık insanlar, sadece düşüncelerini değil, duygularını da dışa vurmanın yeni yollarını arıyordu. İşte bu noktada, “Human Canvas” kavramı devreye girdi.  Gelecekte, insanlar fiziksel varlıklarını …

Human Canvas: Geleceğin Tuvali Devamı »

Öğretmen Yazarlar

 24 Kasım, Millet Mektepleri’nin Mustafa Kemal Atatürk’ün başöğretmenliğini kabul ettiği gün. 24 Kasım 1981’den beri her 24 Kasım, “Öğretmenler Günü” olarak kutlanıyor. Gazi Mustafa Kemal’den hâlâ öğrenmekte olduklarımız için minnet ve saygıyla başlıyorum söze. Onun bize bıraktığı yerden devam ettiğimiz gibi hayata…  Hayatımızdaki durakların en önemlilerinde ve hatta belki en unutulmazlarında öğretmenlerimiz yer alır. Onlar …

Öğretmen Yazarlar Devamı »

Dem

(ilk demler) Ve Tanrı adamı yarattı Kadın geldi, adamı kandırdı Adam kadın için şiirleri kullandı Şiirleri için de kadını Kadın farkında değildi ama Adam kadını edebiyat için sevdi   (son demler)   Kadın, Adem’e küfür etti Adem, neslini suçladı Soysuz iki “insan” sevişti   (aynı demler)   Soylarının tükenmesine bir harf kala İkisi de aynı …

Dem Devamı »

“En Başından Beri Biliyordum”

“Günaydın, bugün nasılsın?” dedi. Her sabah aynı kişiyi görmeme rağmen bir kere bile ismini sormadım, sadece “İyiyim.” demekle yetindim. – Ben çıkıyorum istediğin bir şey var mı? – Dur, şu kağıdı al öyle git.  Aldı kağıdı gitti dışarı. Elinde bir sürü poşet ile geldi. Koydu masaya poşetleri: – Ne yapacağız bunları? – Yapacağız bir şeyler. …

“En Başından Beri Biliyordum” Devamı »

Meral Saylar – Hepimiz Nataşayız Bir Sonbahar Gecesi Üzerine… (Maksim Gorki)

Maksim Gorki’nin Bir Sonbahar Gecesi öyküsü insana dair çok şey anlatıyor. Bu öyküde anlatıcıya bir isim verilmemiş. Ben ona Anton diyeceğim. Anton on yedi yaşında. Yabancı bir kentte, meteliksiz dolaşıyor. Üstünde başında ne varsa satıyor. Gemi iskelelerinin bulunduğu uzak bir bölgeye gidiyor. Karnı çok aç. Üstelik hava soğuk ve yağışlı. Yazın arı kovanı gibi işleyen …

Meral Saylar – Hepimiz Nataşayız Bir Sonbahar Gecesi Üzerine… (Maksim Gorki) Devamı »