Ben Judith
Sakınmayı öğrendim en fazla, öğrettiler. Bir elma ambarında, yığılı elmaların ortasındaydım. Gün gün çürüyordu elmalar ve kimse aldırmıyordu. İlk göz alıcılıkları kayboluyordu yavaşça. Oysa ne baş döndürücüydü ilk halleri renkleri ve kokularıyla. Topladılar bahçeden özensizce. Yerlere düşenlere bakmadılar. Onlar öyle çoktu oysa. Her gün kaçtım bu ambara. İçimdeki sesi dinledim. Daha değil çıkma ortaya, diyordu …