Alper Murat Kirpik

Mazlum Ustanın Sihirli Değnek İmalathanesi

 Mazlum iyi adamdı. Küçük dükkanında sigara içmez, dışarıya koyduğu taburede çok oyalanmadan ve sigaraya da saygısızlık yapmadan zehri akciğerlerine doldururdu. Ağzından küfür çıkmazdı. Sert görümlü ancak güleç biriydi. Sesi toktu ancak alçak sesle konuşurdu. Teni olabildiğine esmer ve temizdi. Yanına yaklaştığınızda aynı sefa kokardı.  50 yıla aşkın süredir bu meslekteydi Mazlum Usta ve sihirli değnekleri …

Mazlum Ustanın Sihirli Değnek İmalathanesi Devamı »

Rahmi’nin Yolu

 Saat 05:00. Rahmi Bey, sabah namazını kıldıktan sonra cırcır böcekleri korosu eşliğinde bir traş merasimi düzenledi. Günlük duşunu bol sabunla yaptı. Bıyık bırakmasını hiçbir cırcır beklemiyordu ama zaten o şaşırtmayı seven bir insandı. Aniden gelen bıyık bugünü de şaşırttı.  Evinde başka biri daha yaşasaydı belki onu da şaşırtabilirdi ama ömrünü  bu konakta yalnız geçirmesi de …

Rahmi’nin Yolu Devamı »

Ferdayıhayal

 Kitabın kapağını kapattı. Daha fazla okuyup zihnine kelime sıkıştırmak istemedi. Ama zihni, kapağı kapatsa da kömür treni gibi çalışıyordu. Treni dünyevi arzuların dışında bir okyanusun içinden gidiyordu.  Ayağa kalkıp biraz akgünlük aldı. Evi tütsülemeyi seviyordu. İbadetini yapıp dua ve zikirler ile taçlandırdı. Ama uyuyamıyordu. Aklına Zeki Demirkubuz’un “Sabah ezanını duymamış adam…” yakarışı geliyordu. Varoluşsal sancıları …

Ferdayıhayal Devamı »

Büyük Ev

 1954 yılının bir kış ayında kapı sert bir şekilde çaldı. Üç kardeş de göz göze baktı. Aralarından en büyüğü olan Ruhat başıyla diğerlerine işaret etti, kardeşler hemen tüfeklere sarıldı. Kadınlar kollarıyla çocukları siper etti ocağın yanında. Ruhat kapıya gidip sert bir tonda “Kimdir o? Hayr olsun.” dedi. Dışardan gelen tipinin sesi yaşlı adamın sesini bastırıyordu …

Büyük Ev Devamı »

Ferah Kasabı

 Sabahın hafif rüzgârı, serçelerin minik ötüşmeleri ve mahallede hazırlanan kahvaltıların o harika kokusunun ortasında Naim Abi güne bomba gibi uyanmıştı. Suriyeli radikal İslamcı çırağı zile basmıştı çünkü. Basıyordu ama bir yandan da çekiniyordu. Çünkü her seferinde zile bastığı için kızarak açıyordu kapıyı ustası. Dükkana gittiklerinde ikindiye doğru “Sabah zor uyanıyorum, sen zile basta uyandır yarın …

Ferah Kasabı Devamı »

Neokinikler

 BÖLÜM 1  Hasan, Konya bozkırlarında dördüncü geçim sıkıntısı olarak bir aileye fert olmuş ama rızkıyla gelmiş bir insan. Normal hikâyelerin aksine babasından çok annesi kötü rolü üstlenmiş olup geceleri migren çığlıkları atıyordu. Nöbetlerinin arkasında farklı sebepler arıyordu şehir doktorları. Çünkü sinir krizleri de meşhurdu Hasan’ın annesinin. Verilen antipsikozlar evdeki bayram şekerlerinin sayısını aşmıştı. Hatta Hasan …

Neokinikler Devamı »