yazılar

Mezuniyet Hediyesi

 Beş saat süren yolculuğumun sonunda Selim’e kavuşmak güzeldi. Yumuşak siyah bıyıkları, sevimli ince uzun yüzü ve o yüzü süsleyen hoş biçimli dudakları, esmer alnının üzerinden aşağıya kıvrılan ipek gibi dalgalı siyah saçları, insanın içini delen bakışlarıyla sevecendi. Üzerine giydiği eski giysiler olmasa, mağazaların vitrinlerine yerleştirilmiş ideal erkek güzelliğini temsil eden şu pembe cansız mankenlere benzerdi. …

Mezuniyet Hediyesi Devamı »

Descartes’ın Metodolojik Şüpheciliği ve İnsan Psikolojisi

 René Descartes, modern felsefenin kurucularından biri olarak kabul edilir ve metodolojik şüpheciliği, felsefi düşüncesinin temel taşlarından biridir. Metodolojik şüphecilik, bilginin sağlam temeller üzerine kurulması gerektiğini savunur ve bunun için her şeyin şüpheyle ele alınmasını önerir. Descartes’ın bu yaklaşımı, sadece felsefi tartışmalarda değil, insan psikolojisi üzerinde de derin etkiler yaratır. Bu yazıda, Descartes’ın metodolojik şüpheciliğinin temel …

Descartes’ın Metodolojik Şüpheciliği ve İnsan Psikolojisi Devamı »

kaçınılmaz zorbalık ve dirim peteği

bütünlük telaşımda arsız, ısrarcı olurken kendime dayattığım ve şu küstahça ıskaladığım derinlik bu yüzüne yüz sürdüğüm afitap yoksa sen değil misin hayır istemem   istemem taş biçimli kelimelerle sana dökülmek dün gibi yürek gibi her şey zaten başka türlü olurdu rengarenk geceler koyunlarda ölmeseydi kendinden hallice ve tuhaf bu hayat yani aslında ne tuhaf ne …

kaçınılmaz zorbalık ve dirim peteği Devamı »

11

 Şeker kamışı tarlasında, sırtında yırtık gömleği ve yara bere içinde çıplak ayakları ile güneşin altında koşuyordu siyahi çocuk… Arkasına tüfekleri ve köpekleri ile peşine düşen köle tüccarlarını katarak… Koştu, koştu, koştu… Güneşten gözü kamaşmıştı, bakamıyordu… Ailesi neredeydi, yaşıyor muydu, bilmiyordu. Susuzluktan dudakları patlamıştı. Önce yer altından kayar gibi oldu. Tökezledi, düştü. Bayıldı yorgunluktan.   Yüzlerce yıl …

11 Devamı »

YENİDEN

Buraya ait olmayan bir ruhum, dünyaya sürülmüş bir beden içinde Her gördüğüm azap, çiçeklerle süslenmiş yalancı gerçekler üzerine Her saniyesi bilinçli bir umursamazlık, bilinçsiz bir karanlık Pek birbiriyle bağlantısı yok yaşadıklarımın, yazdıklarımın ne yazık   Geceleri uyumak dışarıdan göründüğü gibi kolay değil Herkes ister yanan ateşin karşısında tüy dolu bir yastık Oysa delirmemek elde değil, …

YENİDEN Devamı »

Bol Ödüllü Bir Film: Ayrılma Kararı

 Güney Kore sinemasının gözde yönetmenlerinden Park Chan-wook’a, Cannes’da en iyi yönetmen ödülünü kazandıran Ayrılma Kararı (Decision to Leave) filmi kara mizahtan aşka, polisiyeden gerilime, kısaca her başlığa kısa kısa dokunan bir yapıt. Başarısı bu kadarla da sınırlı değil. Dünya çapında farklı ülkeler ve kategorilerde 155 adaylığın 73’ünü kazanmış.  Peki bu başarılı filmin altında yatan hikâye …

Bol Ödüllü Bir Film: Ayrılma Kararı Devamı »

Hamsi ve Çipura

 Her salı, sabah saat sekizi beş geçe vapuruna binerim. Aslında daha erken gitmek istiyorum, Şehir Hatları İşletmesi izin vermiyor. Adalara vapur seferlerini günde ikiye düşürdüler. Sekizi beş geçe seferinden daha erken bir saatte adaya gitmek istersen, vapur iskelesinin yanındaki derme çatma motor iskelesine buyurun beyim, diyorlar.  Bilmiyorlar, Fenerbahçe vapurunun bacasına yaslanmış bankta oturmayı, vapurun kalbini …

Hamsi ve Çipura Devamı »

Sirayet

 Yaşam, hakikat sanrısına dönüşen, bir başkasının gölgesinden ibaret bir sirayet.  Aklın karşıtıyla anlam bulduğu, yaşamın ölümle var olduğu, özün kalabalığa uyumsuzluğu, sınırların tekinsizliği çoğu zaman. Çoğunluğun rengiyle uyuşma telaşı, insanların   birbirine görünmeyen  bağlarla mahkûmiyetinin sağır kuşu, kanatlarını sırata saklayan.  Özgürlüksüz.  Yalnızlığın eksiksizliği ve içindeki saadet, ölümün zahir provası.  Bir bedene kaftan diker gibi baht biçer …

Sirayet Devamı »

YÂRDI

Yȃrdı gönül kâşanem Uçarı gözlerimdeki ezâ Dökülünce zaman hokkasına Yasını tuttuğum cȃnın Gövdesi bir çıkmaz sokak Ah-ı pinhan – – yȃrdı   Nerde Erzurumlu Emrah Nerde  hakkın ziyası Yunus Çalap! Yazmıyor mükerrebȗn melekleri Suskun beyaz gölgem kuruttu mu onları?                         yȃrdı…                             …

YÂRDI Devamı »

Obur Dünya -10-

-Lütfen bu yazıyı aç karnına okumayınız, yemeklerden sonra bünyenize alınız.-  Yaz akşamlarımıza renk katan Avrupa Kupası’nda bu kez öncekilerden farklı olarak eğlenceli bir yarış daha var. Hiç fark ettiniz mi?  Taraftarlar, ellerindeki pankartlarda, ülkeleriyle özdeşlemiş bir yemek ile rakip ülkenin meşhur bir yemeğini karşılaştırıp bunun üzerinden birbirlerine sataşıyorlar.  Gayet eğlenceli bir tribün atışması değil mi? …

Obur Dünya -10- Devamı »