Şiir

Yamalı Ceket

Islak kitabın ağırlığında gizli, anlamını yitirdiğim kelimeler. Kaldırımlarda çamur, sırtımda koca bir kambur, zihnimde pus olur. Yamalı ceketimin düğmelerini, bir senfoninin çığlıklarını Geçmiş mahzun günleri unutabilmek mümkün değil. Kuzeyde bir feryat yükselir güney kendiyle çelişir. Dizelerim yuvarlanır dizine serilir sonra şiire erişir. Senfoni susar şiirden geçilir ve ayakta alkışlanır, Bahar gibi ve baharın gelişi gibi …

Yamalı Ceket Devamı »

ERGENLİK AĞRISI

Aklımın ermediği düşler görürüm, Bakışımdaki efkâr bundan.   Elime bir uğur böceği konar: Bakarım, bakar, bakışırız… Bana dert olur o ân; Biraz daha eğlense, annesi Ona pabuç almakta gecikir.                    -Haydi uç, uç, uç!   Bir çift rugan kunduram okul yolunda eskir. Susmasam, bir anlatsam, efsâne söylesem yeridir.   Bende bir hâl, bende bir …

ERGENLİK AĞRISI Devamı »

Kimim Ben, Neresi Burası?

Kimim Ben? Neresi Burası? İçimde bitmeyen bir savaş, Ruhumda bitmeyen bir kavga Neyin kavgasıydı ki bu hiç bitmiyordu? Kime karşı savaşıyordum, ne için kavga ediyordum? Kimim ben? Niçin geldim bu dünyaya? Neye bu öfkem, neye bu kavgam Niçin yaşıyorum, niçin varım Kimim ben? Neresi burası?

biz yanmasak…

              Nazım’a dal gibi kurur vakti gelince dil de hatta ölebilir dağların son dişi tavşanı gibi karnında solan yeni insanlarıyla soluk soluğa malumunuzdur küçücük farelerin geceleri büyüyen sesleri yiter gündüzün renginde fareleri kavaldan çıkarınca geriye köy kalmaz çocuklar kedilerin huysuzluğu kalır, sıkkın canları kalır geriye yapraklar düşerken korkmaz mı sanırsın ey şaşkın ellerim yüklü seni …

biz yanmasak… Devamı »

ÖLÜME YÜRÜYORDU KOLLARINIZ!

Ölüme yürüyordu kollarınız!   Geceleri barbar bir kavmi düşlüyordunuz Elmacık uzvunuz şarap akıyordu   Bu yüzden en çok gördüğünüzdü  Ve gömdüğünüzdü tanrının kızları Şehvetli bir öpücük, kandan taksim              Etten kasvet giydi dünya… Al kanatlı çukurda ruhunuzdu bulduğum    Yürek yediniz bir çocuğunkini en çok              Dekadan masasında! Şimdi ne zaman yağmur yağsa   Hicretten …

ÖLÜME YÜRÜYORDU KOLLARINIZ! Devamı »

Önce İnsan

Bir çocuk düşünün Kelebek kovalayan Kelebek onun hayali Zaten o kelebek de hayali   Bir kadın düşünün Çiçek kopartan Çiçek onun hedefi O çiçek de gül demeti   Bir erkek düşünün Denizden kaçan Deniz onun tanrısı Deniz aslında bir sanrı   Bir insan düşünün Önce bir insan İyi bir insan Sadece iyi bir insan

kutsanmamış kimse kalmayacak

Kötü şiir yazınca diz kapaklarından vurulan o pek meşhur şair bir gün sudan ülkesinde haytalarla hayat üstüne sürdürürken yaşamayı aklına dank etmiş: bir şeyler yapmalıyız.   Bakınız bu bir biyografyadır! Eski mektepte kümeleşim arkadaşlarıyla bireysel hasbihallere meylederken, kantine düşen kurşun cemresiyle de diz kapaklarından vurulabilirmiş. Amancak bunu kendine yediremiyor O yalnızca birkaç yazı, sigara, ahşap …

kutsanmamış kimse kalmayacak Devamı »

Fırtınanın Kolları

Fırtınanın şarkısı Yeşil saçlı ormanı tıraş eder Ve yosunlu kayalıkları öper Durmaksızın. Ardından dağları bebek mavisi bir sis kaplar Korlaşan ve korsanlaşan akşamlarda   Şiir mısralarına dizilmiş fosil imgelerin Şaşkın bakışları arasında Rüzgâr tribünlerinin öfkeli sesi duyulur, Beyaz papatyaların üstüne kıvrılan Çekirgelerin ninnilerine eşlik eden   Çam sakızının keskin kokusu Sustalı gibi saplanır Ödünç sevinçlerin …

Fırtınanın Kolları Devamı »

kurgu mu gerçek mi

horlayan çiçeklerine aldırmamıştı okuduğu kitabın sonu da pek tuhaftı birkaç kadeh güzelliklerden yudumlasa da mutlu sonlar meyhanesine uğramamıştı evinde içip evini dağıtan cümleler ile baş başa kalmıştı kitabın kapağını kapattı sözcükler bir açıklıktan sızıyordu odasına çıfıt çarşına dönen kadının kafasının içini kapladılar ve kafası mutlu sonlar meyhanesinin bitişiğindeydi aklına takılı kalan detaylar için tekrar kitabın …

kurgu mu gerçek mi Devamı »

SIFIR NOKTASI

Şimdi Pisagor’a inat Dört duvar içinde süzülüyorken Evrenin sırlarının yalnızlığı Ağırlaşıyor omuzlarımda Ne ışığın hızı ne de renklerin algısı Çığlığım önce geliyor kırıklarımdan   Oysa Umurunda değil karıncanın Sıfır noktasını aramak Güneş siteminde olup bitenler Ölüm kadar doğalken Nedir bu yaşam hırsı Yaşarken silinip Kendimizden akıyorken   Belki Başka bir yerdedir cennet Ölerek gidilmeyen   …

SIFIR NOKTASI Devamı »