Yazıhane

Yazılarımız

Hangi ara sokağa çıkarsanız çıkın, sizi vapurun sesi eşliğindeki denizin kokusu sarmalar. Kentin …

Eskiden, çok eskiden bir gün Hava günlük güneşlik, pırıl pırıl bir yaz ortası. Aile dostlarımızdan …

“Dik dur biraz. Güven kendine. Siktir et Orhan’ı. İstifayı da bas. İyi gelmiyor sana orası.” “Kolay …

Kirpiklerine ektiğim tohumların umudunun faizini ödüyoruz. Saçlarının dallarına konan beyaz …

Gece vakti düşsüz bir adamdır Hayal kuraklıklarıyla yaşayan Yaşatan, içinde ölen bir kuşun son …

Yeliz Akıncılar’ın ilk öykü kitabı Her Şeyden Biraz Her Şeyden Başka; ancak öykülerin ilk …

“Porselen takımları çıkar,” dedi Müberra Hanım. Derin bir iç çekerek yaslandı arkasına. Kitabının …

Bakışlar hapsolmuş gözlerinde tekir Tekerlek izlerinde nefessiz sürükleniş Sessizlikte bekleyişin …

Cemal dükkâna girince burnuna çöpteki artıkların kokusu geldi. Midesi bulandı. Bir de etrafı …

İşte ezginim! Yıkılan duvarların ardından takip ediyor Gerçekliğin bıraktığı izsel yıkımı Sen! …

O günü hatırlamaya çalışayım; yazın sıcak mı sıcak günleriydi. Nemli bir İstanbul öğlen saati, …

içimdeki kısrağın dizgini boş ben boyumca yürüyeceğim kusurum bilmiyorum rahvanımın kudretini …