Yazıhane

Yazılarımız

Buğday tarlalarından süzülüp gelen bu rüzgâr, Senin saçlarına da değdi mi? Bu gökyüzünün bulutları …

Elinde bakkal poşeti, dalgın dalgın bahçeye baktı. Derin bir iç çekip yanağından süzülen …

Ağırlık antrenmanı yaparken daha iyi düşünüyordum. Set aralarında yazarsam hesaplamalarıma göre, iki …

binlerce dönüm umut sarardı gece gündüz güzellikler ekeni bir asık surat yakardı gülen ormanı artık …

Yanlış değil, yanılmış değil, tümüyle yanmış bir halet-i ruhiye içindeyim. Kızıl sürünmüş, siyah …

Hatırlıyorum Eskiyi yeniye değişme çabalarım Kalabalık bir güneş yılı O şehir ve gözlerinde tertemiz …

“Günaydın. Ben Manolya Apartmanı’nın yeni kapıcısıyım. Şu listedekileri ver hele.” “Günaydın. Demek …

”Aşk en yüce insani eylemdir” diye yazıyordu duvarın birinin üstünde. Pırtt… Hadi canım! …

Rahmet mi bolluk mu bilmem ama göğün dibi delindi. Tıpkı Halef’le yârenliğimizin başladığı gün gibi …

ÖNCESİ ÖLÜM ÖLMEK ÜZERE VE POST MORTEM “İnsan. Doğar Yaşar Ölür Toplasan hepi topu her şey Üç kısa …

Panoptikon -Platon’un mağara alegorisi kadar olmasa da- özellikle siyaset felsefesi tarihinin en …

Gökkuşağı bir renk değildir, buluştur. Renkleri yoğuran sanatçıları severim, renklerle yoğrulan …