Hikayeler

Berber Kadir Bey

Beşiktaş’ta Vidin Pasajı’nın alt katında, mütevazı bir berber dükkânı. Kadir Bey’in kıyafeti, İstanbul’un çizgilerine sadıkkalınarak giyinilmiş, çizgili gömleğinin düğmeleri esnaf terbiyesinde açılmış, kumaş pantolon ise her gün olduğu gibiütülü. Beyazlamış saçları, hafiften bırakılmış bıyığı ve en önemlisi yorgun gözlerinin aksine tebessüm eden bir yüzü var.Kısaca karşınızda berber Kadir Bey.   Saçlarım uzamış, sıcak bir yaz …

Berber Kadir Bey Devamı »

Jolan’ın İklimi

“Dırn, dırn, dırn, dırn.” Her sabah olduğu gibi o sabah da evinin salonunda aynı sesle uyanmıştı Jolan Bregovic.Salondaki kanepe artık ona dostça davranmıyor, her yanının ağrımasına sebep oluyordu. Yalnız yaşamanın içinedüşürdüğü korkulara teslim olduğundan beri, koridorun dibindeki, penceresi üç metre ötedeki apartmanın duvarınabakan, güneşin aydınlatmakta güçlük çektiği yatak odasında yatamaz olmuştu. Korkusu seslerden geliyordu. Dışarıdangelen …

Jolan’ın İklimi Devamı »

Misket Nemi

Yemyeşil değildi ağaçlar, yeşildi sadece. Gövdeleri irice ulu çınarlar değildi, bu altında beklediği geceden nemlibelediye bankında. Bu kadar ağaç yan yana ya orman olur ya da… Az ileride duruyordu etrafları uğultuyla kaplıinsanlar. Rengârenk kıyafetleriyle ne kadar da griydiler uzaktan bakılınca. Milyonlarca nüfusuyla koca koca ülkelerdende kalabalık bu şehirde yapayalnızdı Ali! Her zaman olduğu ve olacağı …

Misket Nemi Devamı »

Karanlığa Bakış

Ofisinin kapısına yöneldiğinde, saat gece yarısına yaklaşıyor olmalıydı. Halletmesi gereken birkaç iş daha kalmıştıancak bunlar internet üzerinden de yapılabilirdi. Yorulmuştu ama yaptığı her iş yorgunluğuna değiyordu.   Eve doğru yola koyulduğunda ne kadar da şanslı bir serseri olduğunu düşünüyor ve kendisiyle gurur duyuyordu. İşiniiyi yapmak, zeki olmak onu tek adam yapıyordu. Onun gibi bir tane …

Karanlığa Bakış Devamı »

Bekleme Odası

Havaalanının bekleme salonunda valizlerine yaslanıp uyuyan adamlar, ağlayan çocuklarını sakinleştirmek için aşağıyukarı yürüyen anneler, kuvvetini arttıran kar ve buz fırtınasından birbirini sorumlu bilip kavgaya tutuşan yaşlı çiftlerdışında genel çoğunluk bıkkın şekilde bekliyor. Üst üste rötarlar açıklanınca havayolu şirketi sandviç ve su dağıtmış.Alan salatalık, uyku ve beklemiş insan kokuyor. Yolunu şaşırmış bir eşek arısı baygın dolaşıyor. …

Bekleme Odası Devamı »

Merdiven

Bir merdiven dayamıştı dik bir duvara. Onu görenler “Aklını kaçırmış olmalı,” diyorlardı arkasından. Belki de delirmişti.Çoğu kişinin yapmadığını yapmaya çalışmak, deliliğin asıl tanımı olabilirdi.   Merdiven kaç basamaklıydı bunu kestirmeye çalışıyordu, beceremiyordu. Kendini zaman zaman bir duvara değil de göğetırmanır gibi hissediyordu. Bir el atanım olsa ya da arkadan destekleyenim…   Sonunda en yakınına açıldı; …

Merdiven Devamı »

Emirgan’da

Emirgan’dayım. Benim için önemli bir günün son hazırlıkları. Kalabalık duygu dünyamı bir an olsun unutmak için,sahilde yürümek iyi fikir gibi geliyor. Yolun kenarındaki tellerin üzerinden atlayıp deniz kenarına geçiyorum. Şansıma,hava soğuk olsa da biraz güneş var. Ne güzel bir mavi! Yaşama sevinci doluyor ceplerime. Hafta içi olduğu içinİstanbulluların çoğu yine ekmek parası peşinde, dükkânlarından, küçük …

Emirgan’da Devamı »

Av ve Avcı

Soğuğa rağmen güneşten yansıyanlar ipil ipildi. Önde ölü gözlerle bakan balık ve arkasında bir kuyudan ağları çekenbalıkçı, ufuktaki gökyüzünden üzerlerine yağan gri bulutlarla çevriliydi…   Balık karların üzerine atıldığında, solungaçları kabararak şişip sönmüş, en nihayetinde de ölü gibi kıpırtısız kalakalmıştıve gözleri açık olduğu halde uyur gibiydi. Uçuk, ürkek bakışları yorgun düşmüş, boş bakışlara dönüşmüştü. Artık …

Av ve Avcı Devamı »

Güz Mavisi

Leopar baskılı sabahlığın örttüğü bacaklarını kollarıyla sıkı sıkıya sarmış, başı omuzlarının arasına gömülü. Uzaktan bakıldığında bir kaktüsü andırıyor. Beş köşeli taç çiçeğiyle bir leş kaktüsünü! Zaten ortalığı da bir leş kokusu tutmuş.   Kadının ve sırtını dayadığı duvarın, etekleri yerde birikmiş lacivert kadife perdenin, avizenin kristal taşlarında kırılan solgun ışığın, duvarlara resmedilmiş tombul mavi bulutların, …

Güz Mavisi Devamı »

Hüzün Mevsimi Sonbahar

Üzgündü altın sarısı yaprak. Aylardır bağlandığı güçlü kollar kendisini tutmak için artık çaba göstermiyorlardı. Oysaonlara tutunmuş, filiz vermiş, büyümüş, güçlenmişti. Onlara ve altında oturanlara gölge olmuş, serinletmişti. Şimdiyseonu değersiz bir varlıkmış gibi bırakıyorlardı. Geçmiş günlerin hiç mi hatırı yoktu? Ya şu yaşlı çınar ağacına nedemeliydi? Neden susuyor, neden durun, bırakmayın demiyordu? Narin, cılız bir ikindi …

Hüzün Mevsimi Sonbahar Devamı »