Ay: Mayıs 2023

Özrün Özgürlüğü

 Özür dilerim! Nereden tutunacağımı bulamadım. Söze nasıl başlayacağımı, nasıl ifade edersem daha doğru olacağını bilemedim.  Sanki ne söylesem ne yazsam ifade etmekte zorlanıyorum ya da yanlış ifade ediyorum. Çok düşünerek mi yazmalıyım yoksa hiç düşünmeden mi? Kendimi hangi yollardan anlatırsam daha doğru anlaşırım diye ince ayrıntılara giriyorum. Gerek var mı o da meçhul!  Güne gözlerimi …

Özrün Özgürlüğü Devamı »

Çerçeve

İnsanoğlu kendini, Küçücük ahşap bir çerçeveye sığdırdı, Acısı kederi hüznü neşesi Ve 21 gramlık ruhuyla. Hisleri hep yarım yarımdı, Ne neşesi kahkahalı, ne hüznü derin. Sonra kalın paslı bir çivi çaktı duvara, Astı ipinden kendini. Çatlak duvardaki yamuk çerçeveden Dünyaya baktı insan. Bir baba ağladı ölen yavrusuna, “Erkekler ağlamaz!” dedi o buyurgan ses; Gözyaşı yok …

Çerçeve Devamı »

Rüya

21. yüzyılın ilk çeyreği, Saat: 07:45, İstanbul, Bostancı  Alarm yerine biyolojik saatimize uygun şekilde uyanmak bizi ülke olarak en az elli yıl ileri götürür. Bir de ofise gitmiyorken bu saatte kalkmak… Zaten uzaktan çalışma da artık kabak tadı vermeye başladı. Patronlar mutlu olmaya başlayınca, bizim için bir şeyler ters gidiyor demektir. İşin ilginç tarafı herkes …

Rüya Devamı »

Girift

Güneşin yakıcı ışığında sevdim seni Bir idam mahkûmun son günü gibi Özlemle, hasretle ve acıyla sevdim Tıpkı bir şairin ilk mısrasını yazdığı gibi Büyük bir hevesle sevdim seni. Bu bedbaht gidişata bir ayaklanış oldun Bir gül devrimi havasında Kalemle, kâğıtla, düşle, umutla Söğüt gölgesinde bir pınar oldum, doldum, duruldum. Uçsuz bucaksız sahralarda bir su birikintisi …

Girift Devamı »

Kör Matı

 Klasikleşmiş açılış hamleleri ile başladım.  Atlarımla merkezdeki piyonları sağlama aldım.   Aslında basit bir tuzak kurup oyunu çabucak bitirebilirdim ancak karşımdaki rakibin oyunu ne kadar bildiğini bilmiyordum. Risk almayarak oynamaya devam ettim, taa ki rakibim vezirimi isteyene kadar.  Veziri korumak istiyordum, çünkü oyunun bu aşamasında böyle bir kayıp beni zora sokabilirdi. Veziri kaçırıp rakibin hamlesini bekledim. …

Kör Matı Devamı »

Spartaküslerin Bayramı

Bende idi bunca yıllar kaddine serv-i revan Doğrulukla kulluk ettiğiyçün âzâd eyledi (*) (Hoca Dehhani)  Nefesini tutmayı bilen okurlara değil sözüm, okurken nefessiz kalanlara: “York’lu Bir Denizcinin, Kendi Kaleminden, Deniz Kazası ile Düştüğü Amerika Sahillerindeki Oroonoque Nehri Ağzındaki Issız Bir Adada 28 Yılını Geçirirken Yaşadığı Serüvenler ve Korsanlar Tarafından Kurtarılması” romanını okumayan ergen kalmamıştır ancak …

Spartaküslerin Bayramı Devamı »

İki beyaz fincanın bir söz edemeyişi:

  -Dalgaların kıyıya vurduğunu nasıl anlarız Bir kırık gülümseme mahcubiyeti olmadan Kendimizi muhtaç etmeden bir tül perdeye Ömür nasıl geçer? Ömür, 5 vakte kadar gelecek diyen fallardan ibaret Sanmışım Gençliğimde. Şehrin en buruşuk alnına Yamuk adımlar atmışım hiç farkında da olmadan. -Sende kalan her şey senin olsun Bendekileri paylaşalım sadece! Kaybı olmayanın edebi de olmaz …

İki beyaz fincanın bir söz edemeyişi: Devamı »

Senden, Benden, Bizden

Hanife  Rahmetli annem, benim doğumumda zorlandığını anlatırdı. O kadar çok kanamam oldu ki yüklükteki yorganlara bile kan sıçradı. Peşine de eklerdi, Ebe Naciye bile şaştı kaldı diye. O zamanlar ebelik yapan kadınlara bir bilgelik, bir ermişlik, bir yücelik atfedilirmiş. Hayatın en kutsal anlarından biri olan doğuma şahitlik ettiklerinden mi yoksa hiç tıp eğitimi almadan kadınları …

Senden, Benden, Bizden Devamı »

The Square: Modern Zamanlarda Sanat Bu mudur?

Film: Kare (The Square) Yönetmen: Ruben Östlund İsveç, Almanya, 2017 Komedi, Drama, 151 dakika  İsveçli yönetmen Ruben Östlund, modern dünyaya ait pek çok eleştiriyi içinde barındıran bu filmle beraber Altın Palmiye kazandı. 2017 yılının en çok konuşulan sanat filmlerinden birisidir. Oscar’a da aday gösterilmiştir. Yönetmen, filmdeki sergi olan Kare’yi gerçek hayatta sosyal deney olarak tasarlamış. …

The Square: Modern Zamanlarda Sanat Bu mudur? Devamı »

Tripleks

Ne kazma ne kürek çıplak ellerimle eşelediğim bu toprak nefes alıyor mu ne dersiniz yabani otlar, vahşi hayvanlar sandığımızdan daha medeni değil midir insanoğlundan budanmış kanatlarıyla melekler ne diye konacaklarmış omuzlarımıza kara tahtaya bir çarpı daha tavan arasına sıkıştırdığımız cesetler dünden başladı kokmaya kaçıncı ihtar bu tanrı’dan çekilen pusulaya kazıdığımız kayboluş inadına kuruttuğumuz bu okyanus …

Tripleks Devamı »